Anadolu Yayıncılar Birliği tarafından hazırlanan ve Türkiye’nin nabzını tutan “Anadolu Soruyor” programına Adalet Bakanı Bekir Bozdağ konuk oldu.
Bakan Bozdağ; Anadolu Yayıncılar Derneği Lideri Sinan Burhan, Kanal Urfa’dan Ferhat Özer, EDESSA TV’den Onur Toprak ve GTV’den Uğur Er’in sorularını yanıtladı.
“VURDUĞUMUZ PARLAMENTER SİSTEM İSTEMİYORUZ DEDİ”
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, “Meclis’te 323 milletvekili ile salt çoğunluğun Cumhur İttifakı’na verilmesi çok değerli. Bunlar; Vatandaşlar ‘bu benim gündemimde yok’, parlamenter sisteme dönmek için ‘gündemden kaldırın’ dedi. Bu mesaj çok açıktı. Bu tür şeyler gündemimde olmadığı mesajını verdi. Bizimle ilgisi olmayan bir konuyu gündeme getirdiniz diyor. Halk, referandumlu veya referandumsuz parlamenter sisteme dönme iradesini reddetti. Üçüncüsü, halk Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine dönme kararı aldı. Vatandaşımız ‘Bunu kabul ediyorum’ dedi” dedi.
“Vatandaşımız ÇOK AÇIK BİR İSTİKRAR SUNUYOR”
Adalet Bakanı Bozdağ, “Vatandaş istikrar istiyordu. Cumhurbaşkanlığının meclis çoğunluğu ile farklı ellerde olması farklı konulara yer açabiliyor. Parlamenter sistemde parlamento düşük olsa, Cumhurbaşkanı farklı olsa farklı olurdu. Sistemimizde kanunla düzenlenen bahislerde bir defaya mahsus Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarılamaz. Parlamento bu yasaları çıkarmaya çalıştığında Başkanın alanı daralabilir. Kılıçdaroğlu’nun birçok taahhüdü var. Bunun yüzde 90’ı meclisin elinde. Parlamento olmadan bunu yapamaz. Parlamentoda çoğunluğa sahip değil. Bu nedenle vatandaşlarımız parlamenter sisteme dönmek istemiyor. Yedi cumhurbaşkanı kendi yönetimlerini vatandaş olarak kabul etmedikleri için çok net bir istikrar koydular vatandaş” dedi.
“28 MAYIS SEÇİMİ REFERANDUM SEÇİMİ DEĞİLDİR”
Bakan Bozdağ, “Bu seçim bir referandum değil. İki kişinin ortasında oy verilirse referandum olmaz. Bir referandumda ‘evet’ veya ‘hayır’ dersen, referandum olur. İkinci tipte tek aday çıkarsa referandum yapılır. Kılıçdaroğlu adaylıktan ayrılırsa evet referandum yapılacak. Ama şu anda iki aday var. Demokratik bir seçimde iki aday yarışıyor. Ne yapıyorlar, anayasadaki lafzı çarpıtıyorlar, ‘bu referandum’ diyorlar. Kılıçdaroğlu bunu bir referandum olarak görüyorsa, Kılıçdaroğlu kendisini aday olarak görmüyor demektir. Hem adaylıkta ısrar etmesi hem de vatandaşa iki isimden birini seçmesi millete övünmek demektir. Halk böbürlenmeyi sevmez, halk yalancıyı iktidara getirmez” dedi.
“KILIÇDAROĞLU ‘PKK’YI DESTEKLEMEYECEĞİM’ DEMELİ”
Bakan Bekir Bozdağ, “Sn. Kılıçdaroğlu’nun sözleri ortada. Bunu söylemeli. ‘Kayyumu kaldıracağım’ dedi. Şimdi kaldırılmalıdır. Yerel yönetimlerin özerkliğini ortadan kaldıracağız” dedi. Hepsi konuşuyor. Öcalan’a özgürlük çağı, İmralı takviyeleri dedi. Kılıçdaroğlu artık bunu söylememeli. ‘Selahattin Demirtaş’tan ayrılamam’ demeli. Türk askerini Suriye’den çekmeyeceğini söylemeli. Bunları söylemesi gerekiyor. Ama söylemiyor. Çünkü bunları söylerse PKK, terör örgütü, FETÖ temelinde sandığa giden oylar var. Ama bu tarafta milliyetçi oyları oynuyor. Bu açıklamaları yaptığınızda oradan sesler gelmeli. Ben milliyetçiyim, sisteme girerim, ‘Kafanızdaki kandili yok ederim’ diyeceğim ama siz dikkate almayın demeli.
“TERÖR ÖRGÜTLERİ HEDEFLERİNİ CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’A KARŞI BİRLEŞİYOR”
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, “Terör örgütleri maksatlı birleşiyor, bunu Amerika’da PKK ve FETÖ yapıyor. Hepsinin amacı Tayyip Bey’i devirip Kılıçdaroğlu’nu getirmektir. Millet İttifakı birleşmelerinde de amaçta birleşiyorlar. Hedefleri, fikirleri, yaşam tarzları, kültürleri birbiriyle bu kadar çelişen insanları tek bir amaç için birleşmeye kim ikna etti? Özdağ Bey’in sözleri ortada, şimdi Kandil’in sözleri de ortada. Bunlar nasıl oluyor? Ahlaki açıdan karşıt insanları Cumhurbaşkanımızın aleyhine toplayan fikir nedir? Bütün terör örgütlerinin kederi Erdoğan gitsin. Onları bir araya getiren güç kim? Temel olarak ona bakmalısın. Benim gördüğüm onlara hükmeden bir güç. Milletimiz bütün bu güçlerin hesabını sandıkta görecek, defterini temizleyecektir. Türkiye’nin liderini biz seçeceğiz. Oğan Bey ilkeli bir duruş sergiledi. 28’inden sonra hep birlikte büyük değişimler göreceğiz. Bu aziz millet, ayaklarının altına serdiği unsurları ayaklarının altına serenlerle asla gurur duymaz. Millet İttifakı, ilkesizlerin ittifakına dönüştü.”
“TBMM İLE BELEDİYE MECLİSİ TEK DEĞİLDİR”
Bakan Bekir Bozdağ, “Meclisin yetkisi sayılıdır, sınırlı değildir. Bir belediyenin kalkınması su parasıyla sınırlı değildir. Ülkenin her alanını düzenlemek TBMM’ye aittir. İkisi çok farklı. 21 Şubat 2001 ekonomik krizi öncesinde, dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer hükümetinin başına getirildi. Yürütmenin başı sorunsuz kanat, yürütmenin ucu da Cumhurbaşkanı’nın ortasında olan Cumhurbaşkanı, ekonomik kriz gibi Türkiye’ye büyük bir maliyet getirdi. Yasama ve yargı dışındaki tüm yetkileri dilerse Cumhurbaşkanından alabilir. Resen imzalanacak kararlar artık yargının denetimi dışındaydı, artık yargının denetimi dışında değil. Allah göstermesin böyle bir şey olunca yürüyelim. Bu ne anlama gelir? Bir yıl sonra bir seçim daha. Bu Türkiye’yi istikrarsızlaştırmaktan başka bir işe yaramaz. Milleti kendilerine oy vermek için kandırıyorlar” dedi.
“HDP VE YEŞİL SOL PARTİ KILIÇDAROĞLU’NU AÇIKÇA DESTEKLİYOR”
Bekir Bozdağ, “Sn. Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanımızın söylediği bir sözü milletin gözünün içine bakarak çarpıtıyor, saçma sapan konuşuyor. Terör örgütü liderlerinden Murat Karayılan basına açıklama yaptı mı? Kendileri yaptılar ve yayınladılar. Bu bir montaj mı? Mustafa Karasu açıklama yaptı mı? Yapılmış. Terör örgütünün Avrupa yakasındaki temsilcileri açıklama yaptı mı, yayınlandı mı? Yayınlandı. Açıklamayı kendileri yapıyorlar ve medya oradan alıyor. Şimdi çıkıp söylemesi gerekiyor ki; Murat Karayılan böyle bir açıklama yapmadı. Bunu söyleyebilir mi? Yapamaz. HDP, Yeşil Sol Parti açık açık uzun yazılar yayınladı. Demirtaş fotoğraf paylaştı. Bunların hepsi montaj mı? Bunların montaj olduğunu söyleyebilirler mi? Yine HDP ve Yeşil Sol Parti Kılıçdaroğlu’na destek kararı aldı. Yeşil Sol Parti’nin mumyaya rağmen terör örgütüne böyle bir açıklama yapmasının mümkün olmadığını herkes biliyor. Kılıçdaroğlu’na sormak lazım; Bunlar montaj mı? Herhangi bir montaj söz konusu değil. Terör örgütlerinden rahatsızsanız söylemesi kolay; ‘FETÖ’nün, PKK’nın, terör örgütlerinin desteğini kabul etmiyorum’ demeli, reddetmeli. Sayın Kılıçdaroğlu’nun üstü kapalı olarak terör örgütlerine takviye yapılmasını bile reddettiğini gördünüz mü? İsimlerini söyleyerek küfür edemez. O örgütleri ve onların davetiyle oy kullanacak kesimleri bozmak istemediği çok açık. PKK sizi desteklediğini belirtiyor ama Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı neden desteklediğini, neden bunu Cumhurbaşkanımıza yapmadığını değil Kılıçdaroğlu’na söylüyor. Bu çok açık. Herkesin gözünün önünde bir amaç birliği vardır. Amaç birliği anlaşmaları olduğunu açıklarlar. Kılıçdaroğlu gibz diye bir şey olmadığını söylüyor. Sırrı Sakık da kapalı kapılar ardında verdiğin sözleri bize açıkla diyor. BGizli bir şey yoksa neden böyle diyorlar?” sözlerini kullandı.
“STANTA GİRMEZSEK ÇIKAMIYORUZ”
Bakan Bozdağ, “AK Parti’nin ve Cumhur İttifakı’nın en büyük düşmanı rehavettir. Biz sandığa gitmezsek sandıktan çıkamayız. Seçime gitmezsek galip gelemeyeceğiz. Tüm vatandaşlarımızı bir kez daha sandık başına gitmeye davet ediyoruz. Cumhurbaşkanımızın tek oyla seçileceği, liderin de tek oyla seçileceği, yoksa kaybedeceği anlayışıyla sandık başına gitmemiz şart. Sandığı korumak, sandığa gitmek demektir. Başkanımızın size ihtiyacı var. Lütfen sandığa gidiniz. Tüm dost ve akrabalarımızı sandığa götürelim. Biz sandığa gitmezsek sandıktan çıkamayız. Cumhurbaşkanımızı seven seçmenlerimizin sandığa gideceğine inanıyorum” dedi.
“MİLLETİMİZ YENİ ANAYASA İÇİN MEMNUNİYETİ KABUL ETMİŞTİR”
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, “Yeni bir anayasaya ihtiyaç var demeyen yoktur. Herkes dedi. Geçmiş tecrübeleri aktardığımda görüyoruz ki mecliste uzlaşıya yer yok. Yeni anayasa için halk arasında bir görüş birliği var. Ama mecliste bir uzlaşma yok. Halk hiçbir zaman bir partinin yeni bir anayasa yapmasını istemedi. Bir uzlaşma, bir uzlaşma istiyordu. İnşallah 28. Dönem meclisi göreve başladıktan sonra Türkiye 100. Yılın yeni adımlarını atabilir. Türkiye’nin yüzyılına yeni adımlarla başlamak, Cumhuriyet’in ilk anayasasının 24 maddesi kadar anlamlı olacaktır.
“MİLLETİMİZ ‘OY VERsem de, vermesem de CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN SÖZÜNÜ TUTAR’ DİYOR”
Bakan Bekir Bozdağ, “Deprem bölgesinde yaşayan vatandaşlarımıza ve deprem bölgesinde yaşayan vatandaşlarımıza yönelik bu saygısızlığı ve kibri kınıyor, bunu yapanları da lanetliyorum. Bu çok çirkin bir yaklaşım. Bu yaklaşımı benimseyenler, ahlaktan yoksun, vicdandan yoksun, merhametten yoksun kişilerdir. Ölçülmemelidirler. Toplumda büyük bir çoğunluk olduklarını düşünmüyorum. Trollerden oluşan bir ekip çıkıp paylaştığında burada çok görünüyor. Ama unutmayalım ki güzeller kötülerden daha fazladır ve topluma olumlu yön verirler. Deprem bölgesindeki vatandaşlarımızın oy kullanma sebebi inançtır. Hayatlarını kaybettiler, evlerini kaybettiler. Ruhları geri gelmeyecek, yıkılan evimi kim verecek diyorlar. CHP’ye yüzde 100 oy veren Defne’de ben ideolojik siyasi hareket etmezsem Erdoğan evimizi verir dediğinizi duyar gibiyim. Çünkü Cumhurbaşkanımız sözünü tuttu. Yangında, selde, depremde hepsine verdiği sözü tuttu. Tunceli depreminden sonra canlandık, oy alıyor muyuz? Hayır, ama yaparız. Van sarsıntısı o kadar çok ki yine bir Van’ı ayağa kaldırdık. Milletimiz Tayyip Bey’e güveniyor. Oy kullansam da vermesem de evimi Tayyip Bey yapacak diyor.”
“KABİNDE DEĞİŞİKLİK OLABİLECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM”
Bekir Bozdağ, “Kabine değişikliği ile ilgili bir şey söyleyemem. Öncelikle tüm görevlerimiz kadere inanan insanlardır. Öncelikle Allah tarafından takdir edilmeli, ardından karar mercii Allah’ın razı olduğu kişilerle birlikte karar vermelidir. 28 Cumhurbaşkanımızın da Cumhurbaşkanı seçileceği ortadadır. Maddelere göre Cumhurbaşkanımızın yetkisinde olan hususlar. Görevleri kimin için takdir ederse, o arkadaş devam eder. Değerli, görevlendirilmiş arkadaşlarımız görevlerini yapacaklardır. Ama hangi arkadaş gelirse gelsin başarılı olacağına inanıyorum. AK Parti her alanda değişiklik yaptı. Bu değişim çizgisinin her alanda devam edeceğini tahmin ediyorum” dedi.
“ATATÜRK’TEN SONRA KADIN HAKLARI KONUSUNDA EN BÜYÜK DEVRİMİ CUMHURBAŞKANIMIZ YAPTI”
Bakan Bozdağ, “21 yıldır iktidardayız. Bu ülkede kadın hakları konusunda 21 yıldır geriye gitmedik ama 22. yılımızda geriye gidecek miyiz? Bu ülkede kadınların örtünme hakkı yoktu. Seçilme hakkı yoktu. Şu anda mecliste başörtülü kadınlar var. Çağımızdaki istihdama bakın. Zorunlu eğitimi 8 yıldan 12 yıla çıkardık. Bunu yaparken de kadınları düşünerek yaptık. Bu yüzden üniversiteleri artırdık. Şu anda yüksek eğitim ve lise eğitimi alan kadınların oranına bakın. Kadınların yolunu açtık. Konuşuyorlar. Türkiye’de bir kadının yaşam biçimine müdahaleyi ve devletin göz yummasını örnek göstersinler. İçlerinde korku var. 21 yıldır belediyelerde iktidardayız, hükümette de. Belediyelerimiz var, başka yerlerde birçok belediyemiz var. Bu yasaklar ne zaman gelecek? Bunu korku şeklinde pompalıyorlar. Endişe, cebir veya tehditle müdahaleyi 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası olarak öne sürüyoruz. Yaşam tarzını koruyan yasayı ortaya koyduk. Ancak kalkıp konuşurlar. Sadece HÜDA Par üzerinden kirli bir algı oluşturuyorlar. Türkiye’yi Tayyip Erdoğan yönetiyor. Üstelik HÜDA Par ittifakta yok. Listelerimizde var. Cumhurbaşkanımız kadınların hakkını teslim edecek liderdir. Çünkü Atatürk’ten sonra en büyük devrimi Cumhurbaşkanımız yaptı. Bu ülkede çok kadın öldürüldü. Namus cinayetleri vardı. Manevi saikle cinayet işlenmişse ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdik. Eşe karşı, boşanan eşe karşı ağırlaştırılmış müebbet yaptık. Son olarak, öldürülen kadının ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alacağını söyledik. İnfazı terör örgütleriyle eşit bir şekilde gerçekleştirdik. Mahkemelerde kadın cinayetinde indirimi kaldırdık. Kadını koruyan kanunları getirdik ve onların kanunlarını başına koyduk.”
