GYODER duyurdu: Kira fiyatlarını düşürecek sistem hazır
GYODER’in konut sorununu çözecek konut modelinin zirvede detaylandırılması bekleniyor. GYODER’in modeli, özel sektörün kamu gayrimenkullerinde kiralık konut üretmesi esasına dayanıyor. Bu sayede arsa maliyetinin düşürülmesi ve konut arzının arttırılması amaçlanıyor. Söz konusu modelde kiraya bir üst sınır getirilmesi ve bu sınırın uygulanmasının devletin kontrol etmesi de yer alıyor. Seçilen bölgelerde uygulanacak proje ile proje kapsamında uygun fiyatlı kiralık konut üretilmesinin yanı sıra projenin uygulandığı bölgelerdeki diğer konutlarda da kiraların daha makul seviyelerde tutulması amaçlanıyor.
MALİYETİN YARISI ARAZİ
GYODER, Türkiye’de erişilebilir kiralık konut sağlamak amacıyla 1,5 yıl önce “Erişilebilir Konut Komitesi”ni kurdu. Türkiye’de konut sorunu haline gelen konut krizini çözmek için yoğun çalışmalara başladı. Dünyanın birçok yerinde konut geliştirme sürecinde yaratılan toplam değer içinde arsanın payı yüzde 20 iken Türkiye’de bu oran yüzde 50’ye ulaşıyor. GYODER’in kurduğu komite, arsa maliyetlerinin düşürülmesiyle fiyatların daha ucuz olacağı inancıyla projeyi geliştirdi.
KİRALARI DÜŞÜRECEK
Proje, kamu kurumları, yerel yönetimler veya benzeri kuruluşların elinde bulunan taşınmazların belirli bir dönemde kamu-özel işbirliği usulüyle değerlemesi ve üst limitli kira tarifesi ile konut üretilmesini kapsıyor. Yap-işlet-devret modeliyle konut üretimi ve kiralanmasını öngören modelin, arsa maliyetini sıfıra, kiraları da yarı yarıya düşüreceği belirtiliyor. Arazi mülkiyetinin devlette kalması öngörülüyor.
1 YILDA TAMAMLANDI
Projeyle ilgili son gelişmeleri anlatan GYODER Başkanı Mehmet Kalyoncu, “Bu modelle konut üretiminin 1 yıl içinde tamamlanması hedefleniyor. Bu sayede çevredeki yerleşimler daha ucuz, düşük kira rakamlarıyla daha ucuz olacak. Yatay mimari, yerel” Sözleşmelerde malzeme ve enerji tasarrufu da şart koşulacak.Bu sayede ortaokullara “Alt orta gelir grubunun hane gelirinin yüzde 30-50’sini aşmayacak bir formülle konut çözümü sunacağız” diye konuştu. söz konusu.
5 BELEDİYE İLE TOPLANTI
Kalyoncu, halka açık yerlerde uygun fiyatlı kiralık konut üretimine dayalı projeyle ilgili İstanbul’da 5 ilçe belediyesi ile görüştüklerini belirterek, finansman konusunda da önemli adımlar attıklarını belirtti. Finansman konusunda Hollanda, Çin, Suudi Arabistan ve BAE’den bakanlıklar ve finans kuruluşlarıyla görüşmeler yaptıklarını belirten Kalyoncu, “Çin’in en büyük müteahhitlik şirketlerinden biri olan China State Construction Engineering ile görüşüyoruz. ENR dünya listesinde ilk sırada… 12 kişilik ekiple geldiler. ICBC “Şirket üzerinden neler yapılabileceğini konuşuyoruz. Bu şirket yeni Kahire şehrini inşa ediyor. Kiralama modeliyle. Kahire’nin yaptığını nasıl yapmayalım? Hollandalı NHG Dutch Vakfı Ev Sahipliği Garanti Fonu ile İstanbul’da görüştük, toplantılar çok iyi geçti ve modelimizi anlattık” dedi.
500 BİN KİRALIK KONUT HEDEFİ
Söz konusu modelle vatandaşların piyasa dalgalanmalarından etkilenmeden kiracı olarak kalabileceklerini belirten Kalyoncu, “Hanehalkı gelirinin yüzde 30’unu konuta ayıracak, yaşam standartlarının yükselmesi hedefleniyor. Çevredeki yerleşim birimleri düşük kira rakamlarıyla daha ucuz. Kamuya fayda sağlayan popülist bir model ve aynı zamanda mülk sahipliği başta olmak üzere halka fayda sağlayan bir kamusal model.” “İnsan haklarının korunduğu devletçi bir model. İstanbul’da en az yüzde 10’u kurumsal kiralayanların olduğu kiralık konut stokunun olması gerektiğini düşünüyoruz. Yani 500 bin kiralık konuttan bahsediyoruz.” .
KENTSEL DÖNÜŞÜMÜ HIZLANDIRIR
Kentsel dönüşümün önündeki en büyük engelin kiralık konut eksikliği olduğunu belirten Kalyoncu, “İnsanlar o binalar yıkılsın diye evlerini terk edip kiralık konut bulacaklar. TÜİK’e göre bir binada yaklaşık 4 konut bulunuyor. Dolayısıyla 500 bin konutun üretilmesi 125 bin eski binanın yıkılması anlamına geliyor.” Bu yeniden yapılanma anlamına gelir. İstanbul’da 1980 öncesinde 262 bin binanın inşa edildiği göz önüne alındığında bu durum hayati önem taşıyor. Hatta Kandilli Rasathanesi’nin araştırmasına göre yaklaşık 40 bin bina ağır, 136 bin bina orta, 300 bin bina da hasar gördü. 7,5 büyüklüğündeki depremde orta hasar oluştu. Bu modelin ilk konutlarının üretimini 2024 yılında ülkemizde göreceğimizi düşünüyoruz.”
AKILLI ŞEHİR YERİNE VİCDAN ŞEHİR
İstanbul deprem gerçeğini unutursa Türkiye’nin de unutacağını belirten Kalyoncu, şöyle konuştu: “18. Gayrimenkul Zirvesi’nde insanlara depremi unutturmamak adına içeriğin yarısından fazlasını depremle ilgili tasarladık. Zirvenin yüzde 60’ı deprem odaklı. Mottomuz şu: ‘Şehrinizi Vicdanla Tamamlayın.’ Zirvede çıkış noktamız, bizi bir yere götürmeyen ‘akıllı şehirleri’ bir kenara bırakmaktı, gelin bakalım’ Vicdanlı şehirler. Vicdanlı olmak ‘daha az kazanmak’ değil, ‘kazancın adil bir şekilde paylaşılması’ demektir.”
MODELLE VATANDAŞ NE KAZANDIRACAK?
Kiracı piyasadaki dalgalanmalardan etkilenmeden kalabilecek.
Kredi kullanmadan ev sahibi olma imkanına sahip olacaklar.
Gelirinin yüzde 30’unu konuta ayıracak.
Harcanabilir gelirinden konuta ayrılan payı başka yerde kullanabilecektir.
MODELLE KAMUOYU NE KAZANDIRACAK?
Özel sektörün becerilerinden maksimum fayda sağlanacak.
Maliyetleri azaltmak mümkün olacak.
Projeler hızla tamamlanacak.
Mülkiyet kamu malı olarak kalacaktır.
MODEL İLE ÖZEL KESİM NE KAZANDIRACAK?
Uzun vadeli sözleşmelere imza atacak.
Yatırım fırsatı bulacak.
Güçlü imar planları, ruhsatlar gibi süreçler olmayacak.
Kamuyla işbirliği kültürü kazanılacak.
FİNANSMAN İÇİN 2 SEÇENEK
1. Kamu 49 yıllığına arsa tahsis ediyor. Belirlediği fiyata göre yapım-kiralama-işletme ihalesini yapar. İşi üstlenen firma, arsa ipoteği karşılığında bankadan kredi kullanarak işi yürütür ve bağımsız bölümler oluşturulur. Üst yapı sahibi, kalan 49 yıl boyunca evi kullanıyor. Kredisini evleri kiraya vererek topladığı kira bedelleriyle ödüyor.
2. Kamu 49 yıllığına arsa tahsis ediyor. Belirlediği fiyata göre yapım-kiralama-işletme ihalesini yapar. İşi alan firma üretim maliyeti + kâr üzerinden gayrimenkul sertifikası veriyor. SPK onayı çerçevesinde her metrekare için sertifika düzenleyerek sağlayacağı finansmanla çalışmayı yürütmektedir. Her sertifika sahibi 49 yıl boyunca kendi metrekaresinde ikamet eder. Sertifikalar, 49 yıl tamamlanana kadar her zaman hisse senetleri gibi borsada işlem görür.